3 Kasım 2014 Pazartesi

Cam Filminin Avantajları

Sıcak ve parlak ışığın azaltılması & Konforun artması;
Cam Filmi, camın iç kısmına kaplanan bir retrofit üründür. Gölgeli ve güneşli alanlar arasındaki sıcaklık dengesini sağlar, rahatsız edici ışığı engeller. Konforlu, güvenli bir ortam oluşturur.
Isıtma ve Sogutma masraflarını azaltır;
Az miktarda ısı ve ışık yansıtan Cam Filmi camın iç yüzeyine kaplanarak ısı kaybını, kışları %30′a kadar azaltır. Yazları ise iklimlendirme masrafları Cam Filmi ile güneş sğcaklığının %79′a kadar geri yansıtılmasıyla azalır.
Eşyaların ömrünü uzatır;
Güneş ışınları eşyaların solmalarına yol açmaktadır, camların zararlı UV ışınlarını geçirmesini Cam Filmi ile engelleyerek, meydana gelebilecek bu tür hasarlardan %99 koruma sağlanır. Eşyaların ömrü uzar.
Mekanlara Güzellik Katar;
Değişik renk ve örneklere sahip geniş bir yelpazeye sahip yarı reflektif ya da tam reflektif edilmiş filmler binaların mimari görüntüsünü güzelleştirmektedir. Binaların içerisi Cam Filmi ile güzel, rahat, yansımasız bir ortama ve dışarıdan da bina dizaynını bozmayan tek bir görüntüye sahip olur.

Cam Filmi Nedir, Ne İşe Yarar?

Günümüzün trendi dışarıyı içeriye yansıtan ferah ve geniş alanlara sahip mekanlardır.
Bugünün binalarında eskiye nazaran daha fazla cam kullanılmaktadır. Bu durum çekiciliği artırdığı kadar bir çok problemi ve olumsuzluğu da beraberinde getirir.
Örnegin; Aşırı yansıma yapması, geniş camlar yüzünden ısı artışının çoğalması ve soğuk havalarda ısı kaybından dolayı fazla yakıt tüketiminin sarf edilmesi ve ayrıca halı ve mobilyaların solması ile perdelerin sararmasına neden olmaktadır.
Cam Filmi yüksek performanslı metalik polyester ile kaplıdır ve cam yüzeylerde yeterli güneş izolasyonu sağlamaktadir. Cam Filmleri parlak veya mat olarak, sade, renkli ve değişik şekilli desenler ile üretilmiştir. Kullanılan filme bağlı olarak, Cam Filmi ışığı %12′den %93′e kadar kesebilme özelliğine sahip, kumaş ve halıların korunması amacıyla zararlı ultraviole ışınlarının %99′unu engeller, parlak ışığın %92′sini keser ve camın yalıttığı güneş ısısını %76′ya kadar engeller.

Windows 7 Format Nasıl Atılır?(Resimli Anlatım)

Kurulumdan önce yapmamız gereken bir kaç adım var. Öncelikle elimizde olması gerekenler:
1- Windows 7 CD’ si ya da DVD’ sine ihtiyacımız olacak.
2- İkinci olarak Windows 7′ yi kuracağımız bilgisayarın donanımsal olarak Windows 7′ yi desteklemesi gerekiyor.. Bilgisayarınızın Windows 7 donanım uyumluluğunu lütfen öğreniniz.
3- Son adımda ise BIOS’ tan CD/DVD-ROM sürücüsünün Boot edilmesini sağlamamız gerekiyor..

BİOS MENÜSÜNE GİRMEK İÇİN BİLGİSAYARIMIZIN GÜÇ DÜĞMESİNE BASIYORUZ.GENELDE BİLGİSAYARLARDA GÜÇ DÜĞMESİ OLARAK ‘DEL’ TUŞU KULLANILMAKTADIR.

Sonra Bilgisayarımızın Del F2 F12 vs. tuşlarından birine basıp Bios Setup 
menüsüne giriyoruz.(Bios Setupa girmek normalde del tuşu ile yapılır 
ama bu da değişkendir.ikinci sayfada iki resimli 2 bios
örneği verdim ordan bakabilirsiniz.)
Girme amacımız bilgisayarımıza 
takacağımız Windows kurulum cd sinin Boot olmasını sağlamaktır.Bios setup 
menüsüne girdiğimiz de çıkan menülerden Boot yazanı bulun İçindeki 1.device 
olan kısmı cd rom olarak + – tuşları ile değiştirin.sonra F10 ve Y ye basıp 
re-start başlasın.Dediğim gibi sistemimizi ilk açılış menüsünde del f2 f10 f12 
vs. gibi tuşlardan biri ile açıp biosa girdikten sonra içinden boot menüsünü 
buluyoruz.size bir adet örnek bios menüsü veriyorum.her bios değişkendir.içinde 
boot menüsünü bulup cd rom u 1.kullanılabilen ön yükleme merkezi haline 
getirip harddiskinizi okumasını 2.kullanılabilen haline getireceğiz.böylece boot 
olan cd rom içindeki cd önyüklemeyi başlatacak ve format başlayacaktır..
BİOS MENÜSÜNDE YAPACAKLARINIZ(RESİM)
Firs Boot Device yazan yere gel CDROOM yap

ŞU AN BİLGİSAYARIMIZ FORMATA HAZIR DURUMDA.RESET ATIP BİLGİSAYARIMIZI YENİDEN BAŞLATIYORUZ VE BİLGİSAYAR OTOMATİK OLARAK FORMATA GİRİYOR.
Şimdi Windows 7 işletim sisteminin nasıl kurulacağını adım adım resimlerle yapalım…
Windows 7 Kurulum CD/DVD’ si yerleştirip DVD-Room boot ettiğinizde resimde görüldüğü gibi “Press any key to boot from CD or DVD” yazısını gördüğünüzde Enter tuşuna basın..
Install Now tıklayın..
Kısa bir süre sonra Windows 7 kurulum ilk yükleme ayarı Dilinizin ve diğer tercihlerin yapıldığı ekran karşımıza geliyor burada Windows 7  olduğu için bir kaç dilde çıktığı için Dil Ayarı English olarak gelicektir. Biz bunu Türkçe olarak değiştirmemiz gerekiyor. İkinci olarakta Klavye ayarı gerekiyor Klavyeyide Türkçe ve Q olarak değiştiriyoruz.
I accept the license terms kutusunu onayladıktan sonra next tıklayarak bir sonraki adıma geçiyoruz..
Burada Windows diğer işletim sistemlerini kullanıp bu işletim sistemlerini güncellemek istiyorsanız Upgrade seçiyorsunuz. Farklı bir sürücüye ikinci işletim sistemi olarak kurmak istiyorsanız Custom (advanced) seçmeniz gerekiyor..

Ben Custom geçerek farklı bir sürücüye Windows 7 kurmaya tercih ettim.
Drive options ( advanced ) tıkladığınızda resimde görüldüğü gibi Delete, format, New kısımlar açılıyor bu açılan kısımlar ile diskinizi bölümlendirebilir yada var olan bölümleri silip biçimlerdirebilirsiniz.. bu işlemlerden sonra Windows 7 kurulması istediğiniz disk bölümünü seçerek Nex diyerek kurulumu başlatın.
Kurulum işlemine başladı bir üst kısımda Windows 7′ nin kurulmasını istediğiniz bölüme Windows 7 gerekli dosyaların kurulumunu bu aşamada gerçekleştiriyor.Bu işlem boyunca biz arkamıza yaslanıp kahvemizi yudumluyoruz.
Kurulum tamamlandığından bilgisayarımız otomatik olarak yeniden başlayacak.
Ardından ekrana şöyle bir görüntü gelecek;
Bundan sonraki aşamada kullanıcı adınızı ve şifrenizi belirleyerek oturum açmak için kullanıcı belirleyeceksiniz.
Bir dahaki adımda sizden Windows7 için serial yani etkinleştirme nosunu isteyecek eğer varsa bunu giriniz yoksa bu adımı atlayınız.
Bundan sonra Güvenlik Duvarları ayarları’nı ve Saat ayarlarını yapmanızı isteyen ekranlarla karşılaşacaksınız bunları keyfinize göre geçebilirsiniz.Bu adımlardan sonrada ağ türü seçmeniz istenecek onuda ağınızın özelliğine göre seçiyorsunuz ve Windows 7 kurulum işlemi bilgisayarınızın tekrardan başlamasının ardından tamamlanıyor.

KAYNAK: http://destek.aksaray.edu.tr/knowledgebase.php?article=14

Yeni Mercedes-Benz C 200 BlueTec 1.6 dizel Türkiye’de

Yeni 2014 Mercedes-Benz C Serisi Sedan ürün gamı, C 200 BlueTec adıyla ve 167.000 TL Türkiye fiyatıyla satışa sunulan 1.6 litre 136 HP dizel versiyonla genişledi. Renault Nissan Grubu’nun birçok modelinde 1.6 dCi adıyla kullanılan bu teknolojik motora sahip Mercedes-Benz C 200 BlueTec, Türkiye’de sadece AMG donanım paketiyle bayilerdeki yerini aldı. Otomobilde yer alan 1598 cc hacminde 4 silindirli turbo dizel motor 136 HP güç üretiyor. 0’dan 100 km/s hıza yaklaşık 9 saniyede ulaşan Mercedes C 200 BlueTec 1.6 dizelin maksimum hızı ise yaklaşık 210 km/s. Otomobilin karbondioksit salımının 99 g/km olduğu belirtiliyor. 170 HP güç üreten 2143 cc’lik 4 silindirli turbo motora ve 7G-Tronic şanzımana sahip Mercedes-Benz C 220 BlueTec’in AMG donanımlı versiyonunun Türkiye fiyatının 300.900 TL olduğu göz önüne alınırsa, yeni C 200 BlueTec Mercedes-Benz müşterilerini fiyat avantajı sayesinde hayli sevindirecek. Yine 2143 cc’lik turbo dizel motora ve 7G-Tronic şanzımana sahip ama 204 HP gücündeki Fascination donanımlı C 250 BlueTec’in fiyatı ise 306.600 TL. Yeni modelin (C 200 BlueTec) şu an için tek dezavantajı ise, sadece 6 ileri manuel şanzımanla satışa sunulmuş olması ve otomatik şanzıman opsiyonu bulunmaması.

Kaynak: www.otomobil.com.tr/yeni-mercedes-benz-c-200-bluetec-1-6-dizel-fiyat/

Cam Su İtici Kapmala

Otomobillerin camları dış etkenlerden en çok etkilenen yüzeylerdir. Kar, yağmur, çamur, kum tanecikleri, eskimiş silecekler cam yüzeyinde çiziklerin oluşmasına neden olur. Cam yüzeyindeki parlaklık, yerini mat ve soluk bir görüntüye bırakır.

Cam, temizleyici ürünler ile temizlenir. Cam yüzeyi özel su kaydırıcı ürün ile desteklenir.
Kötü hava koşullarının neden olduğu yıpranmayı ortadan kaldırır. Net bir görüş olanağı sağlar.
Yağmurun camdan daha rahat kaymasını ve sileceklerin daha rahat çalışmasını sağlar.
Çamurun cam yüzeyine yapışmasını önleyerek toz ve kumun camı çizmesini engeller.
Sinek ve böceklerin temizlenmesini kolaylaşır.

Amerika'da Michigan Üniversitesi Ulaşım Araştırma Enstitüsü laboratuarlarında yapılan araştırmada görüş netliğini %34 oranında arttırdığı, küçük bir hedefin seçilmesinde de reaksiyon zamanını 4 saniyeden 3 saniyeye indirerek %25 oranında bir avantaj sağladığı belirlenmiştir. Bu ise 65 km. hızla seyreden bir araçta sürücüye, frene 18 metre önce basma olanağı sağlamaktadır.

Kaynak: www.otohaus.com/10&cam-su-itici-kaplama-otohaus.html

Boya Koruma

Doğa şartları ve hava kirliliği araç yüzeylerinin matlaşmasına ve koruyucu film tabakasının zayıflamasına sebep olmaktadırlar.

Asit yağmurları, ultraviyole ışınlar, kuş pislikleri ile araç yıkama esnasında kalitesiz deterjan kullanımında ve kalitesiz yıkama fırçalarının oluşturduğu tahrip edici etki boya korumanın önemini arttırmaktadır. Kaliteli boya koruma ürünlerimizle aracınızın yüzeyini komple bir bakım altına almış olursunuz.

Boya koruma ürünlerimiz güneş ışınlarını, toz çiziklerini, olumsuz hava koşullarını, böcek ve kuş pisliklerinin yol açtığı zararı minimuma indirerek maksimum 12 ay süresince kalıcı, etkin bir koruma sağlar.

Önerimiz 6 ayda bir periyodik olarak yaptırılmasıdır.

Kaynak: www.otohaus.com/7&boya-koruma-otohaus.html

2 Kasım 2014 Pazar

El Terminali Servisi

El Terminali Nedir?
El terminali; el ile kullanılan bilgisayar mantığı ile çalışan cihazlara verilen genel addır. Hal böyle olunca el terminali demek bilgi transferi demektir. Yani bir cihazdaki bilgiyi yazılım aracı ile diğer bir cihaza aktarma kolaylığıdır.

El terminalindeki değişkenlikler, cihazın yapısına, yazılımına, teknik uygulamalarına ve çalışma koşullarına göredir. El terminalindeki asıl amaç bilginin doğru ve hızlı bir şekilde aktırılmasıdır. Bütün bunların yanı sıra el terminallerinin teknik desteği de çok önem arz etmektedir. El terminallerinin uzun süreli performans göstermesi bir anlamda el terminali servislerinin kaliteli hizmet vermelerine bağlıdır. Bilgi akışlarının garantisi bir anlamda el terminali servisi ile desteklenmelidir.

El terminallerinde bilgi okumaları barkod ve kod okuma yöntemlerinin yanı sıra manüel olarak klavyeden veya dokunmatik ekran aracılığı ile de giriş yapılabilmektedir. El terminalleri kullanım alanlarına göre Farklılık göstermektedir. Soğuk veya sıcak ortam el terminallerinin dizaynları ve işlevleri, kullanım alanına göre değişkenlik göstermektedir. El terminallerindeki yazılımlara ve aktarımlara göre çevrimiçi hizmet almak veya başka bir cihaza aktarım yapılması için offline hizmet almak mümkündür.
Online hizmet; internet mantığıyla çalışan ve bilgileri istenilen yere anında aktaran işletim sistemidir. Buna örnek olarak Android telefon mantığını yada Resteurantlar daki garsonların elinde bulunan masada hesap ödemek için kullanılan el terminalini gösterebiliriz.

El terminallerindeki Offline Hizmet; ise önce bilgiyi kaydedip sonrada başka bir cihaza bir bağlantı ile aktarma işidir. Buna örnek olarak ta flash bellek veya harici hard disk mantığını düşünebiliriz.
El terminalleri seçiminde göz önünde bulundurulacak önemli bir detay ise markanın servis ağı ve servisin verdiği satış sonrası hizmetidir. El terminalleri gibi birçok cihazın satışı kadar sonrasında verilen teknik servis hizmeti önem taşır. Genelde birçok marka tüketiciye cihazı satarken gösterdiği ilgiyi sattıktan sonra göstermemektedir, tüketici bu anlamda aldatılmış sayılır.”Her şey cihazı satana kadar” mantığı maalesef ülkemizde yer edinmiştir. Özellikle elektronik cihazlarda teknik servis konusu, hem satıcı, hem alıcı tarafından iyice araştırılmalı ve cihaza yatırım öyle yapılmalıdır. El terminali servisleri, mesai harcayan tüm işçilere ve tüketiciye hızlı ve zamanında hizmet vermesi gerekmektedir. Kaliteli bir hizmet sunmayan el terminali servisi, tüketiciyi pişman ettiği kadar üreticinin de Pazar payını baltalamış olur.

el terminali servisi nasıl olmalıdır? Piyasada birçok markada ve şekilde el terminalleri mevcuttur. Hiçbir el terminal’inin de ömür boyu garantisi olmadığına göre, işini bilen bir teknik servisten hizmet almak kaçınılmaz olmuştur. El terminallerinin piyasadaki satış rakamları haklı rekabeti ortaya çıkarmıştır. Bilinçli tüketici el terminallerine ödediği maksimum fiyatı arızalandığında ödemeyi asla istemez veya minimum ödeme beklentisindedir. Bu durumda ise acele etmeden iyice araştırarak ve karşılaştırarak doğru el terminaline yatırım yapmak akıllıca bir çözümdür.
Tüketicinin yatırım yapacağı doğru el terminali; Garanti bakımından en ideal ve uzun ömürlü, satış sonrası servis ağı bakımından ise en üst düzeyde kaliteli bir alt yapıya sahip olması gerekmektedir. Doğru el terminalini elde etmek için öncelikle cihaza neden, nerede ve ne şekilde ihtiyaç olduğunu bilmek gerekir. Özellikle yatırım yapılacak el terminallerini alırken güvenilir firmalar, profesyonel markalar, konusunda uzman kişiler tercih edilmelidir. Cihazın içindeki yazılımların önemini unutmamak gerekir dolayısı ile cihazı almadan önce şirket referanslarını ve satış sonrası teknik yazılım servislerini iyi araştırmak gerekir.

El terminali servisi, kullanımda tüketiciye kolay ve açıklayıcı bilgi aktaran, süratli çalışan, güncel teknojiyi, yazılımları ve bilişim sektörünü yakından takip eden, çalışma koşullarını analiz eden ve uyum sağlayabilen, cihaz içine yüklenecek yazılımlar konusunda uzman ve üst düzeyde bilgiyle donanmış bir servis olmalıdır.

Makale ve Araştırma: Muzaffer ÇEVİK

Nakliyat ve Taşımacılık Tarihi

Yeryüzünde ağırlığı olan bir cismi ya da ağırlığı olmayan her hangi bir şeyi bir noktadan diğer bir noktaya nakletme işi olan taşımacılık insanlık tarihi kadar eski bir maziye sahiptir.
Taşımak; illa bir yük veya bir cismin belirli bir yere aktarılması değildir, yeri geldiğinde bir kelam, bir bakış, bir hatıra hatta bir hayal bile taşınabilir. Taşımacılığı sadece canlılar gerçekleştirmez, kimi zaman bir rüzgâr bile taşımacılık yapar, dalından kopan bir yaprağın bile bir nakliyesi vardır. Yürekte barınan bir sevda bile taşınabilir, âşıkların sazlarının tellerindeki bir türkü diyardan diyara gezdirilebilir, hatta nesilden nesil’e nakledilebilir. Bunun içindir ki taşımacılık ve nakliyat insanlığın var oluşundan bu yana vardır.
Tabi ki kelime manaları ve işleyişi bakımından taşımacılık ve nakliyat bir sürü evreden geçmiştir. Taşımacılığın ilk başlangıç noktası insan gücüdür, ilk insanlar taşıma işini beden gücü ile kaldırarak, iterek, çekerek veya sürükleyerek yapmışlardır. Bu yüzden ilk insanların yapısı ve kas gücü taşımacılığa son derece yatkın olmuştur.
İlk zamanlarda mevcut hayat koşullarını sürdürmek için gerekli olan her türlü eşyayı taşıma yöntemi ile kullanan insanlar, büyük eşyalarını, hatta avlandıkları devasa hayvanları nakletmekte zorlanmışlardır, ağaçtan ve kemikten yapılan kaldıraçlar ve sürüt ler belli bir zaman, insanların taşımacılıkta vazgeçilmez yardımcıları olmuştur.
İlk insanlardan bu yana kalan mağaralardaki duvar yazıları ve resimlerinin günümüze kadar gelmesi de aslında bir taşıma olayıdır, bu sayede ilk insanlar asırlar sonra gelen torunlarına kültürlerini bir anlamda bu resim ve yazılarla nakletmişlerdir. Başta da söylediğimiz gibi taşımacılık ve nakliyat sadece bir eşyanın belirli bir yere götürülmesi olayı değildir.
Sonraki çağlarda insanlar yaşamlarını sürdürmek için göç ederek bölgeler değiştirmiştir, genelde seçilen bölgeler yaşam koşullarına elverişli alanlar olarak belirlenmiştir. Düz ve yeşil alanlar, deniz kenarları, nehir veya göl bölgeleri genelde insanoğlunun tercih ettiği bölgeler olmuştur. Tabi ki yerleşim yerlerinin seçilmesindeki maksat yaşamın en kolay bir şekilde sürdürülmesi amacını gütmektedir. İnsanların verdikleri göçlerde taşımacılık ve nakliyat ön plana çıkmıştır, tekerleğin icadından önce ilk insanların ağır ve büyük olan kullanım eşyalarını taşımaya güçleri yetmemiş sadece hafif olan eşyaları insan gücü ile yaşam bölgelerine nakletmişlerdir. Her nesneyi tayımaya gücü yetmeyen İnsanoğlu, terk ettiği bölgelerde gücünün yetmediği maddelerin yanı sıra mağara duvarlarına resimlerini ve yazılarını da bırakmışlardır.
İ.Ö. 5000’e doğru insanlar kendilerini ya da yüklerini taşıması için hayvanları evcilleştirmeyi öğrenerek hayatlarının her evresinde onlardan faydalanmıştır. İ.Ö 5000’li yıllarda hayvanlar insanların en yakın dostları ve en sadık yardımcıları olmuştur. İlk nakliyatlar hayvanlarla sağlanmış, ilk çağların şekli ve yapısı hayvanlar yardımı ile değişmiştir. İnsanlar Ovalarda atlar ya da öküzlerden, dağlık yerlerde katırlardan, çöllerde develerden, ağır taşımacılıklarda ise Mamutlardan ve benzeri devasa hayvanlardan faydalanmıştır. Nehir ve ırmak kenarlarında hayatını idame ettiren insanoğlu zamanla suyun kaldırma kuvvetini taşımacılıkta kullanmış, kesilen devasa ağaçları akıntı yolu ile nakletmeyi başarmıştır. Kesilen ağaçların nehirler üzerinde seyretmesi, ilkel Sal yapımını ortaya çıkarmış ve su taşımacılığı insanlığın hizmetine girmiştir. Daha sonraları Okyanus ötesini keşfeden insanoğlu gemiler inşa ederek taşımacılıkta ve nakliyatta denizyolundan çokça faydalanmışlardır. Devasa yelkenli gemilerin inşası taşımacılığın ve nakliyatın sınırlarını daha da genişletmiştir, bu yüzden sudaki taşımacılığın tarihi de da çok eskilere dayanmaktadır. Deniz yolu ile taşımacılığın sayesinde insanoğlunun deniz canlılarından faydalandıklarını da unutmamak gerekir.
Kara taşımacılığı tarihine geri döndüğümüzde, günümüze kadar ulaşan devasa yapılardaki sütun mermerlerin, devasa taşların ve mimarlık harikası yapıların, ilk çağlardaki taşımacılık sayesinde hayat bulduğunu unutmamak gerekir. Sultanahmet meydanındaki Theodosius Dikilitaşı veya yalnızca Dikilitaş, Sultanahmet Meydanı’nın güney tarafında, Yılanlı Sütun’un yanında bulunan bir Antik Mısır dikilitaşıdır. MS 390 yılında Roma imparatoru I. Theodosius tarafından Mısır’dan getirilerek şimdiki yerine dikilmiştir, bu örnek bile taşımacılığın ve nakliyatın gücünü ve önemini bize anlatmaktadır, Meydandaki dikilitaş’ın Mısırdan fillerle çekilerek getirildiğini hepimiz duymuşuzdur. Bu da bize taşımacılıktaki ve nakliyattaki hayvan gücünü ve insan aklını göstermektedir.
İ.Ö. 3300′ yıllarında icat edilen tekerlek, sürtünme kuvvetlerinin azalması sayesinde, daha kullanışlı olan, özellikle de yer değiştirmede kolaylık sağlayan taşıtların yapılmasını sağladı. Üç yüzyıl sonra, İ.Ö. 3000’de Mezopotamya’da yelkenli kayıkların ortaya çıkması, Dicle ve Fırat kıyıları boyunca gemilerin kürek kullanmadan yol almalarına olanaklı kıldı, bu durum taşımacılıkta ve nakliyatta insanoğluna inanılmaz kolaylık sağlamıştır.
İnsanoğlunun geçmişine şöyle bir göz atılırsa nakliyatın ve taşımacılığın gelişmesi, insanlığında gelişmesine öncülük etmiştir.
Medeniyetler arasında gelişen nakliyat ve taşımacılık zamanla sürati de gündeme getirmiştir. Taşımacılık gelişmiştir fakat zaman sorunu ortaya çıkmıştır. Bu durumda insanoğlu nakliyatın hızlanması için ilk etapta mevcut yolların yapımına ve düzenlenmesine ağırlık vermiştir, yolun düzenli ve kısa olması nakliyatı daha da hızlandıracak ve insanlığın gelişmesini daha ileri seviyeye götürecektir. Deniz taşımacılığındaki devasa gemilerin yapılması ve yolların kısa ve düzenli olması, medeniyetlerin buluşmasında ve gelişmesinde önemli rol oynamıştır.
Elbette ki İnsanlık tarihindeki taşıma ve nakliyattaki inanılmaz icatlar ve kolaylıklar sadece belli bir yerden belli bir yere yük taşımada kullanılmamıştır. İnsanlığın genlerindeki sahiplenme ve güç duygusu beraberinde savaşları getirmiştir. İnsanlığın başlangıcı ile birlikte başlayan taşımacılık ve nakliyat aynı zamanda insanlığın sonunu getirecek savaşlarda da insanlığın hizmetinde olmuştur. İhtişamlı kalelerin yapılmasında, devasa savaş aletlerinin denizden ve karadan taşınmasında nakliyatın önemi büyüktür. Bir anlamda taşıma gücü kimde ise topraklara hükmedende o olmuştur.
Başta taşımacılık ve nakliyat ne kadar masum bir şekilde insanlığın hizmetinde ise, zaman ve teknoloji geliştikçe o kadarda insanlığın zararına hizmetlerde kullanılmaya başlanmıştır. İnsanlığın ilk çağlarında hayatı taşıyan aletler zamanla canlıların hayatını sonlandırmak için zararlar taşımıştır. Kur-an’ı kerimdeki Fil süresindeki savaşlarda devasa fillerin kullanıldığını hepimiz biliriz, taşımacılıkta ve nakliyatta kullanılan hayvanlar kimi zaman savaşlarda da insanlığın taşımadaki hizmetinde bulunmuşlardır. Tabi ki bütün bunların alt yapısında insanların hizmet ve hezimet düşünceleri yatmaktadır. Kimi insan fillerle mısırdan Sultanahmet meydanına kültür taşımıştır, kimi insan ise Hiroşima’ya Atom bombası taşımıştır. Her iki düşüncenin alt yapısında da taşımak ve nakliyat vardır lakin biri insanlığı yüceltirken, biri insanlığı sonlandırmıştır.
Taşıma ve nakliyattaki hız demir yolları ile daha da güçlendirilmiştir, dünyada ilk kez 1825 yılında İngiltere’de başlayan demir yolu ulaşımı taşımayı ve nakliyeyi inanılmaz derecede kolaylaştırmış ve hızlandırmıştır. Ülkeler arası döşenen demir raylar nakliyatta ve taşımacılıkta adeta yepyeni bir çağ açmıştır. Demir yolu sadece yük taşımada değil insan ulaşımında da büyük kolaylıklar sağlamıştır, bir anlamda hızlı ve güvenli olan demiryolu taşımacılığı farklı kıtalarda da hizmete girerek ticareti geliştirmiş ve ülkeler arasında kültür taşımıştır. 1900 lü yıllarda Osmanlı devletinin yaptırdığı ve Medine’ye kadar uzanan Hicaz demiryolunu hepimiz bilmekteyiz.
Taşımacılık ve nakliyat sektöründeki en önemli gelişme 1890′ yılında Ader, Eole I adlı buharlı motorlu uçağını havalanmasıyla devam etmiştir. XX. yy’da kara, deniz ve havayoluyla gerçekleştirilen taşımacılıkta çabukluk ve hızlılığın büyük bir biçimde arttığı görüldü, bu da, dünyanın çeşitli ülkeleri arasındaki karşılıklı ilişkiyi kolaylaştırdı. Taşımacılığın havadan başlaması ile artık zaman mefhumu neredeyse ortadan kalkmış, nakliyat sınırları inanılmaz boyutlara ulaşmıştır. Dünyanın bir ucuna en hızlı şekilde istediğini nakledebilen insanoğlu, 1957’de ilk uydunun fırlatılmasıyla, yeni bir çağ olan uzay yolculukları çağını başlatarak hayal gücünün sınırlarını zorlamış, nakliyatta ve taşımacılıkta en uc noktaya ulaşmıştır.
Bir zamanlar avladığı bir hayvanı sürükleyerek mağarasına taşıyan insanoğlu şimdilerde Marsa yük taşımaya başlamıştır. Yaşadığımız bu uzay çağında, her sabah yeni bir icat insanoğlunun akıl sınırlarını zorlamaktadır. Gelecek yıllar bize hangi tür kolaylıkları ve icatları gösterir bilinmez ama temennimiz İnsanoğlu yaptığı her icatta aslında taşıdığı ve naklettiği en önemli şeyin insanlık olduğunu unutmamalıdır. İyi düşüncelerimizi taşıyıp, sevgiyi bir sonraki nesil’e nakletmek ümidiyle…
Araştırma ve Makale: Muzaffer Çevik

Havalandırma Yönetmeliği

3194 sayılı imar kanunu, evlerin yeterli aydınlıkta ve havalandırılabilir olmasını şart koşmaktadır.
Günümüzde yapılan binaların pencere ve kapıları bakımından sızdırmaz olması mahallelerdeki oksijen seviyesini oldukça yetersiz kılmıştır.
Yapılan araştırmalarda halka açık binaların %30’unda iç hava kirliliği tespit edilmiştir. Bu
yüzden iç hava kalitesi oldukça önemlidir. İç mekanlardaki hava kirliliğinin %52’si havalandırmanın
yetersiz olmasından kaynaklanmaktadır.
Yazımızın başından beri bahsettiğimiz gerek doğal gerekse yapay havalandırma sistemleri,tüm canlılara kullanılabilir ve kaliteli bir hava sunmak için tasarlanmış ve kullanılagelmiştir.Bütün icatlardaki amaçta insanlığa hizmeti ve zorlukları kolaylaştırmayı amaçlamaktadır.İnsanlığa sunulan her türlü hizmeti ve icadı saygı ile karşılamak ve mucidine gereken saygıyı ve vefayı göstermek bir insanlık borcudur.Günümüzde büyük bir önem arzeden havalandırma sistemlerini insanlığın hizmetine sunan değerli bilim ve ilim adamlarını saygı ile anıyor,aldığımız her kaliteli hava için başta yaratana ve sistem mucitlerine şükranlarımızı sunarken toplum arasında söylene gelen bir deyimle yazımıza son veriyoruz. “Ortamınız nasıl olursa olsun Havanız yerinde olsun”

Havalandırmanın Koşulları

Havalandırma sistemlerinin düzgün ve verimli bir şekilde çalışabilmesinin bazı temel koşulları vardır.
Bu koşullar;
1. Ortam için gereken taze hava girişinin sağlanması,
2. Havalandırmayı sağlarken sağlık açısından rahatsızlık verecek hava akımını(cereyanın) olmamasına dikkat edilmesi,
3. Havalandırma sisteminin mekandaki havayı dağıtıp toparlama özelliğinin olması,
4. Özellikle Vantilatör veya pervane yöntemi ile çalışan havalandırma sisteminin sessiz çalışmasının sağlanması.

Havalandırmanın Gerekliliği


Çok sayıda insanın aynı ortamda bulunması sırasında havanın gaz oranı,havanın ısısı,su buharı,kullanılan yapay kokular,hiçte hoş olmayan kötü kokular bırakır.Böylesi bir alandaki kirli havanın temiz hava ile takası yapılarak ortamın ferah ve sağlıklı bir havaya geçirilmesi gerekmektedir. Endüstiriyel ortamlarda ise bu durum hemen hemen aynıdır,insanların sağlıklı çalışabilmesi için ,gaz ve duman kirliliğinin suni bir sistemle düzenlenmesi ve kontrol altına alınması önemlidir.Aynı zamanda gıda maddesi üretilen yerlerde havanın temizlenmesi ve hava miktarının yeterli derecede olması çok önemlidir, bu imalatın kaliteli olması açısındanda önem arzetmektedir.

Suni Havalandırma Nasıl Olmalıdır

Kapalı alanlarda çok sayıda insanın bulunması, endüstriyel ortamlardaki makine ve birtakım uygulamalar yüzünden kalitesi düşen ve kirlenen hava sürekli veya geçici olarak yenilenmek zorundadır,aksi halde ciddi sorunlar baş gösterecektir.Dış havalandırmanın aksine suni havalandırma kalitesiz havayı kontrol altına alarak,dış şartlardan bağımsız bir hava sistemi ile kullanılabilir düzeyde ve değerde bir hava akımı üretmek durumundadır. Havalandırma sistemi buna göre dizayn edilmeli ve doğru değerler girilerek sistemin düzenli çalışması sağlanmaktadır.Havalandırma sisteminde temel alınacak unsurlar ise; sıcak ve soğuk oranının ayarı,hava hızının durumu,ve havanın kalitesi ve temizliğidir.

Suni Havalandırma Nedir

1820 yıllarında, İngiliz bilim adamı ve mucid, Michael Faraday sıkıştırılan ve sıvılaştırılan amonyağın, buharlaştığında, havayı soğuttuğunu keşfetti.1842’de, Florida’lı doktor John Gorrie buz üretmek için, ki bu buzları Apalachicola’daki hastanesindeki havayı soğutmak için kullanıyordu, ilk defa kompresör teknolojisini kullandı Doktor Gorrie,Buz yapan makinesini binalardaki sıcaklığı kontrol altına almak için kullanmaya planlıyordu.Doktor Gorrie’nin tüm şehri soğutacak bir sistemi geliştirme hayalide vardı.(“mümkün değil bu adam deli” dediğinizi duyar gibiyim,zaten öyle biri olmasaydı sıra dışı bir mucit olamazdı.) Doktor Gorrie buz yapan makinesine 1851 yılında patent aldı.

Suni Havalandırma Nedir

Doğal havalandırma sistemlerinden sonra gelen diğer bir havalandırma tekniğide Suni(yapay) Havalandırmadır. Kısacası Suni yada mekanik havalandırma Çeşitli araçlarla hava akımını sağlama işlemidir. Eğer suni havalandırmanın köküne inecek olursak,doğal havalandırmadan alınan ilhamla bu işin gerçekleştiğine şahit oluruz,diğer bir anlamda yapay havalandırma, doğal havalandırmayı kontrol altına almak ve isteğe göre yönlendirmektir.Kontrolsüz her havalandırmaya yapılan müdahale ise mekanik veya suni havalandırmadır.Havalandırmanın tarihine bakılırsa doğal havalandırma,suni havalandırmadan daha önce insanlığın hizmetindedir.

Suni Havalandırmanın Gereği

Suni Havalandırmanın Gereği:

Yaşam koşulları,ve hayat standartları yükseldikçe,insanoğlu bazı araç gereçlere ihtiyaç duşmuştur.Bu ihtiyaçlar beraberinde sağlık sorunlarını ve insani ihtiyaç mecburiyetlerini getirmiştir.
İnsan nüfusu hızla arttıkça toplu kullanım alanlarının sık ve sürekli kullanılması bir takım mekanik işlemleri ihtiyaç haline getirmiştir, havlandırma ihtiyacıda bunlardan biridir. Doğada yaşayan her canlının kaliteli hava soluma hakkı vardır,kaliteli havanın olmadığı kapalı mekanlarda ise suni havalandırma devreye girer.

Tarihte Havalandırma Yöntemleri

Tarihte Havalandırma Yöntemleri:
Doğal havalandırma yöntemlerine Antik Roma zamanındada sıkça rastlanılmaktadır.Roma nın ileri gelenleri ve zengin tüccarları, taştan evlerini soğutmak için su kemerinden gelen suları evlerinin duvarlarında dolaştırdığı bilinmektedir.Bu şekilde su yolu ilede doğal soğutma sağlanmıştır,ancak suyun kullanımı pahalı olduğu için, sadece zengin kişiler böyle bir lüksü karşılayabilmişlerdir.
Orta çağ İranında ise sarnıçlarla ve rüzgar kuleleriyle sıcak mevsimde soğutulan binalar vardı. Merkezi bir avluda bulunan geniş havuzlar,yağmur suyunu toplar, rüzgar kuleleri hava akışını dahili pervanelere yönlendirerek binaların altına doğru yollardı. Sarnıçtaki su buharlaşarak binanın içindeki havayı soğuturdu.
Doğal havalandırma sistemi Osmanlı zamanındada sıkça kullanılmıştır. Özellikle Mimar Sinan’ın muhteşem eseri Süleymaniye camiindeki doğal havalandırma, büyük bir aklın ve düşüncenin eseridir.Yaklaşık 300 kadar kandilin aydınlattığı Süleymaniye camii,kandillerden çıkan islerin ve kötü kokuların tek bir noktada birleştirilerek,hava akımı sayesinde ana giriş kapısındaki is odasına nekledilecek şekilde inşa edilmiştir. İs odalarından elde edilen mürekkep kitap yazımında ve hattatlıkta kullanılırdı. Dönemin en kaliteli mürekkebi bu is odalarından elde edilirdi. Halen Süleymaniye Kütüphanesi’nde mevcut olan bazı kitaplar bu isle yapılan mürekkeple yazılmıştır.

Havalandırma Tarihi

Havalandırmanın Tarihi:
Havalandırma tarihi 18. Yüzyılın başlarına dayanmaktadır.İlk doğal havalandırma Miasma teorisi göz önünde bulundurularak tıp dalında salgın hastalıkla mücadele eden bir hastane için geliştirilmiştir.Miasma Antik Yunan anlayışına göre ,kötü hava,ölüm havası,zehirli soluk veya kara hava anlamlarına gelir.Miasma teorisi ile doğal havalandırma sisteminin kurulması ilk olarak salgın hastalıklarla mücadele eden bir hastahanenin çatısına boru şeklinde büyük deliklerin açılması ile bacalar oluşturularak gerçekleştirilmiştir. Bu yapılan doğal havalandırma sayesinde solunum yoluyla geçen salgın hastalıklar hava sirkülasyonu ile hastanenin dışına taşınarak,hastalıkların insanlara bulaşma durumu en aza indirgenmiştir.Daha sonra bu sistem mühendisler tarafından tüpler ve borular yoluyla geliştirilerek,büyük tiyatrolarda yanan mum ve meşale islerinin ve kokunun dışarı aktarılması için kullanılmıştır.İngiliterede bulunan Westminster Sarayı Merkez Kuleleri bu sistem için inşa edilmiş ve mimari olarak kuleli bir yapı ortaya çıkmıştır. Westminster Sarayı Doğal havalandırma sistemine sahip ilk yapılardandır.

Havalandırma Nedir

Havalandırma Nedir ?
Yazımızda bahsedeceğimiz havalandırma sistemleri ise yine yukarıda bahsettiğimiz gibi Yaratıcının bir lütfu ile doğadan insanoğluna ilham olmuştur. Anlaşılır ve kısa bir şekilde havalandırmayı özetlersek ;Kırsal çevreyi,dağları,vadileri,kısacası doğayı gözlemlediğinizde bir esintinin veya bir hava akımının sıcak veya soğuk tepkisi ile karşılaştığınız olmuştur,hatta bulunduğunuz odanın camını ve kapısını aynı anda açtığınızda bile ceryan dediğiniz bir hava akımı ile karşılaşmanız mümkündür.İşte bize buna bilimsel anlamda “Doğal Havalandırma” deriz. Doğal havalandırmanın gerekli alet ve edavatla yönlendirilmesi,depolanması ,sıcaklığının veya soğukluğunun belirli bir seviyeye getirilmesi için yapılan her türlü müdahaleye ve mekanik işleme ise “Sunni Havalandırma” veya “Mekanik Havalandırma” deriz.

Havalandırma Hakkında

Mucit olmak Zor Zanaat…
Tarihin hangi dönemi olursa olsun, insanlığın başlangıcından buyana yapılagelen tüm icatlar ve hayatı kolaylaştıran her buluş, doğadan ve yaradılıştan ilhamla insan oğluna aktarılmıştır.Tarih boyunca buluş yapan tüm mucitler,gözlemleme ve deneme yanılma metoduna sıkça başvurmuşlardır.Bir icadın gerçekleşmesi iyi bir gözleme dayandığı gibi sabır ve azimde gerektirmiştir. Bunun içindir ki mucitler ve bilim adamları tarih boyunca hep aykırı kişiler olmuş bir çoğuda,insanlar tarafından dışlanmış, hayalleri yüzünden deli damgası yemiştir. Fakat bu hiçbir mucit hayatı pahasına da olsa hayallerinden hiçbir zaman vazgeçmemiş ve ideallerinden asla ödün vermemişlerdir. Bilim adamlarının sayesinde y yaşadığımız bu teknoloji ve kolaylık çağında,bu tür mucitleri unutmamak ve minnetle anmak gerekir.

KARTLI GEÇİŞ KONTROL SİSTEMLERİ

Kartlı Geçiş Kontrol Sistemleri

Kartlı geçiş sistemleri; İşyerlerinde, fabrikalarda insanların Giriş ve Çıkış'larını kontrol altına alınması

için Geçiş Kontrol Sistemlerine ihtiyaç duyulmuştur.

Geçiş Kontrol Sistemleri işyerinizde kontrol edilmesi istenen bir bölümden geçmesine izin verdiğiniz

özel ya da görevli kişilerin dışında hiç bir kimsenin geçiş yapmasını engeller.

Kartlı Sistem Geçiş Kontrol Sistemleri yapılan tüm giriş- çıkış hareketlerini bilgisayar ortamına

kaydederek denetler ve raporlar.

İstenildiği anda kimlerin nezaman hangi kapıdan giriş-çıkış yaptığını rapor halinde çıktısını verir.

Turnike Geçiş kontrol Sistemleri

Turnike (Turnstile) Geçiş Kontrol Sistemleri (Access Kontrol)bakımından çok önemlidir. Farklı model

turnike kullanılarak turnike sistemleri yapılandırmasıyla Geçiş Kontrol sağlanır. Geçiş kontrol amacına

yönelik olan turnike seçimi orada kurulmak istenilen güvenlik sistemleri ile alakalıdır.Çok çeşitli

modellerde turnike vardır ve istenmeyen ziyaretlere karşı ‘’Turnike Sistemleri’’ kurularak güvenlik

sağlanır.

İskelelerden Stadyumlara,İş merkezi kapılarından yüzme havuzlarına kadar günümüzde bir çok yerde

Turnike Sistemleri görmek mümkündür. Ülkemiz Turnike Sistemleri kurulması açısından şanslıdır

çünkü yerli ‘’Turnike’’ üretiminde öncü bir çok Türk Turnike üreticisi firmaları vardır,yerli turnike

kullanımı hem ekonomik olarak hem de teknik alt yapı olarak avantaj sağlamaktadır. Bugün artık

yurtiçinde üretilen turnikeler kullanılarak çeşitli yerlerde rahatlıkla turnike geçiş sistemleri

kurulabiliyor.Turnike Sistemleri diğer geçiş kontrol sistemleri ögeleri ile (kartlı geçiş sistemi,parmak izi

sistemleri vb) entegre şekilde olabiliyor.

Turnike modellerine gelince ; Turnikeler genelde Tripod turnikeler-Trio turnike veya Kollu turnikeler(üç

kollu turnikeler); Jetonlu turnike başta olmak üzere,ayaklı turnike,duvar turnikesi,ikiz turnike vb

modeller vardır.

Diğer belli başlı turnike çeşitlerini ise; Kelebek turnike (buna market turnikeleri de denmekte),Vip

turnike (motorlu turnike),Kanatlı turnike (Hidden Gate Turnike),Cam turnike,Yaprak turnike,Boy

turnikeler (Single Boy turnikesi ve double boy turnikeleri),Özürlü geçiş turnikesi,Küpeşteler vb.

oluşturur.

Bariyer Sistemleri



Günümüzdeki ekonomik otopark otomasyon sistemleri, gelişen bir ihtiyaç halini almıştır. Otoparklara

olan ihtiyaç arttıkça işletmelerin müşterilerine daha iyi hizmet verebilmelerini sağlayacak otomasyon

sistemlerinin kullanılması ve bu sayede gelirlerinin artması yanında kontrolün de sağlanabilmesi

mümkün olmuştur.

Araç ve insan geçişlerini engellemeye,yavaşlatmaya,durdurmaya,veya kontrollü geçiş sağlamaya

dönük çeşitli malzemelerden yapılmış geçiş kontrol ve güvenlik sistemi ürünleridir. Bariyer Sistemleri

motor gücüne,çalışma voltajına göre dizayn edilen ürünlerdir.Bariyer Sistemi kol uzunluğu arttıkça

mekanizma ve bariyer dişlisi üzerine binen yük miktarı artmakta buda bellli bir zamandan sonra dişli

aşınmalarına neden olmaktadır.

Bariyer Sistemleri Sitenize / Firmanıza Ne Kazandırır?

Müşteriler otopark girişine geldiklerinde, bilet verme makinasının

butonuna basarak kodlanmış bilet alırlar. Makine tarafından giriş saati-tarihi ile beraber bilet numarası

biletin üzerine yazılır. Sistem, bilet verme makinası önünde aracın varlığını otomatik olarak

algılamaktadır. Bilet alabilmek için bilet makinası önünde araç olması şarttır. Bilet verme makinası aynı

zamanda abone kartlarını da okuyabilmektedir. Bu kartlar belirlenen süre içinde geçerli olmak üzere

yazılım üzerinden yetkilendirilmektedir.

Yüksek güvenlik ihtiyaçları olan iş merkezleri, plaza ve alış-veriş merkezleri, resmi kurumlar,

konsolosluk vb. gibi sahalarda geçiş güvenliği ve kontrolünü sağlamak için geliştirilmiş bir güvenlik

sistemi ürünüdür. Her tip araçlı suikast şekillerini önlemek için kesin bir çözümdür. Güçlü ve kontrollü

motoru ile uzaktan kumanda, buton veya her türlü access control sistemi ile tam uyumlu kullanıma

uygundur. Blok bariyer sistemleri hem güçlü hem de görsel açıdan estetik bir bariyer çeşididir. Tüm

bariyer sistemlerimizde her zaman en kaliteli ürünler en hesaplı bariyer fiyatları anlayışı ile değerli

müşterilerimize sunulmaktadır.

LPG’Lİ ARAÇ KULLANICILARININ DİKKAT ETMESİ GEREKENLER

Öncelikle dönüşüm yaptırmak isteyenlerin marka seçiminde dikkatli olmaları gerekiyor. Müşteri memnuniyeti sağlamış, geniş bir servis ağına sahip ve otomobil firmaları tarafından yeni nesil araçlara teknolojik uyumu test edilip onaylanarak sıfır araçlara monte edilmeye değer bulunan ürünleri tercih etmeleri gerekiyor.

Dönüşüm sonrasında ise araçta yapılan yakıt tadilatını ruhsatlarına işletmeleri gerekiyor. Çoğu kullanıcı bu işlemleri geciktiriyor. İki defa masraf yapmamak için aracının muayene süresinin gelmesini bekliyor. Otogazın teşviği kapsamında muayene ücretlerinden vazgeçilmesi durumunda tüm LPG’li araçlar zamanında kayıt altına alınmış olacaktır.

Dönüşüm sonrasında;

1.    LPG’li bir aracın benzin bakımları zamanında ve aksatılmadan yapılmalıdır. En çok karşılaştığımız sorun, aracı LPG dönüşümünden sonra normal araç bakımlarını yaptırılmamasıdır. LPG dönüşümünden sonra da araç bakımları zamanında yaptırılmalı, araç hava filtresi, yağ ve yağ filtresi ile buji değişimleri aksatılmamalıdır. Unutulmamalıdır ki aracın LPG’de düzgün çalışması, benzinde de düzgün çalışmasıyla mümkündür. Ayrıca yeni sistemlerde aracın ilk çalışması her zaman benzinle olmaktadır. Aracın benzin pompasının ve katalitik konvertörünün zarar görmemesi için benzin deposunda daima ¼ benzin olmalıdır.

2.    LPG’li araçların 10.000-15.000 km’de periyodik bakımları vardır. Bu bakımlar yetkili LPG montaj servisinde yaptırılmalıdır. LPG filtreleri değiştirilmeli, bağlantılarda kaçak kontrolleri yapılmalıdır. Aracın ayarları kontrol edilmeli, gerekiyorsa yeniden yapılmalıdır.

3.    LPG aslında kokusuz bir gazdır. Bir kaçak halinde fark edilebilmesi için sonradan kokulandırılmıştır. Böyle bir kaçağın fark edilmesi halinde LPG sistemi kapatılarak derhal yetkili montaj servisine gidilmelidir.

4.    Özel araçların 2 yılda bir, ticari araçların her yıl muayeneden geçme zorunluluğu vardır. LPG’li araçlar bu aşamada MMO’nun gaz sızdırmazlık kontrol birimlerinden gaz sızdırmazlık raporu almaları gerekmektedir. Bu periyodik kontrollerin aksatılmaması, araç muayenelerinin zamanında yaptırılması yasal bir zorunluluktur.

Aracına LPG sistemi monte eden vatandaşların araçlarına LPG sistemi taktırdığına dair bilgiyi sigorta firmasına bildirmeleri gerekmektedir. Bildirilmediği taktirde LPG’den dolayı meydana gelebilecek herhangi bir durumda araçlar kasko kapsamı dışında kalabilmektedir.
Araçların imal, tadil ve montajı hakkındaki yönetmeliğin ilgili maddesine göre LPG tanklarının ömrü imal tarihinden itibaren 10 yıldır. İmal tarihi itibari ile ekonomik ömrü tamamlanmış tankları olan vatandaşların tanklarını yetkili bir firmada değiştirmeleri kendi can ve mal güvenliği açısından büyük önem arz etmektedir.
Emniyetli dolum seviyesi %80’dir. Yani tank hacminin %20’si gaz, %80’i likit LPG olmalıdır. Dolum esnasında daha fazla yakıt almak için aracın sallanması yanlıştır. Bu hem aşırı dolum nedeniyle tehlikelidir, hem de tank üzerindeki valf sisteminin bozulmasına neden olur. Bu nedenle dolum esnasında araç sallanmamalı, sallayanlar uyarılmalıdır.
LPG ikmali kontrol altındaki istasyonlardan ve kalitesini garanti eden firmalardan yapılmalıdır. Maalesef otogaz kalitesi ülkenin her bölgesinde gerektiği şekilde denetlenememektedir. Kalitesiz otogaz, dönüşüm kitlerinin hem metal, hem de lastik aksamına zarar vermektedir. LPG aldığımız istasyonlara çok dikkat etmeliyiz.

KAYNAK: www.mucibotogaz.com/lpgli-arac-kullanicilarinin-dikkat-etmesi-gerekenler/

Lpg Otogaz Dönüşüm

ÜÇEL LPG OTOGAZ DÖNÜŞÜM HİZMETİ

    Üçel Otomotiv Mühendislik karbüratörlü ve enjeksiyonlu araçlarınız için LPG dönüşüm hizmeti verilmektedir. Bu hizmetimizde araç marka ve modelinize göre en uyumlu çalışabilecek lpg seti belirlenerek bilgilendirilme yapılmaktadır. Ardından çizilen montaj projesi ile hemen montaj aşamasına geçilmektedir. Montaj sırasında aracınıza hiç bir zarar verilmemektedir. İsteğinize uygun gaz deposu seçimi hakkınızı kullanabilirsiniz.
Montaj aşamasından sonra gaz kaçak testleri ve son ayarların ardından test sürüşü gerçekleştirilir. Montaj dahil tüm bu işlemler 2-4 saat aralığında yapılmaktadır. Üçel Otomotiv Mühendislik olarak otogaz dönüşümlerinizi en geç bir iş gününde tamamlamaktayız.

       Artık otogaz dönüşümünüz tamamlanmıştır. Şimdi yapmanız gereken işlem, otomobilinizin ruhsatına lpg ile çalışır ibaresini yerleştirmektir. Bu işlem için araç muayenesi ve trafik şubelerine müracaat etmeniz gerekmektedir. Toplam 30 gün yasal zamanınız vardır. Yada Üçel Otomotiv Mühendislik ruhsat işlemleri hizmetinden faydalanabilirsiniz.


14 YILLIK SEKTÖR DENEYİMİ İÇERİSİNDE
50 BİN ARAÇ REFERANSI İLE TÜRKİYE'NİN
EN BÜYÜK VE EN ÇOK TERCİH EDİLEN
OTOGAZ DÖNÜŞÜM İSTASYONU OLARAK
GURURLA HİZMET VERMEYE DEVAM ETMEKTEYİZ...
"Hiç bir başarı tesadüf değildir"

Kaynak: www.uceloto.com/Otogaz_Lpg_Donusumu.asp

Sıralı Sistem LPG Nedir

Sıralı sistem lpg sistemi tüm çok noktadan elektronik sıralı enjeksiyonlu araçlara montaj yapılabilen otogaz sistemidir. Sıralı sistemin en önemli özelliği, performansının benzin ile aynı olması ve sorunsuz, rahat bir kullanım sağlamasıdır.

Günümüz teknolojisindeki araçlara göre geliştirilen sıralı otogaz sistemlerinde performans sorunu ile ayar sorunu yaşanmamaktadır.Tüm dünyada ve Türkiye de giderek artan ilgi ve talep yaratan sıralı otogaz sistemleri sektörümüze yeni bir heyecan getirmiştir. Sıralı otogaz sistemi regülatör gaz valfi ecu(elektronik kontrol ünitesi ) map (basınç)sensörü ufak şık bir gösterge paneli multivalf şamandıra ve dolum ağzından oluşan ve bilgisayar ile ayarları yapılan son teknoloji otogaz sistemleridir.

Çalışma sistemi
Bu sistemlerde araç öncelikli olarak benzin ile çalışır, aracın motor suyu sıcaklığı 36-40 derece arasına gelene kadar benzin ile çalışmaya devam eder. İstenilen sıcaklığa ulaştığında regülatör üzerinde bulunan ısı sensörü sayesinde ECU (elektronik kontrol ünitesine) sinyal göndererek gaz sistemini aktif duruma getirir ve araç benzini kesip gaz ile çalışmaya başlar. Aracınız sıcak ise 25sn içinde gaz sistemi aktif hale gelir. Sıralı sistemlerin avantajı karburatörlü sistemlerde manuel olarak yaptığınız bu işlemi siz el sürmeden otomatik olarak yapmasıdır. Bundan dolayıda gaz ayar problemi çıkartmamasıdır. Aracınızın gaz enjektörleri benzin sistemi gibi çok noktadan püskürtmeli olduğu içinde aracınızın benzin performansıyla eşdeğer bir performans sergilemesidir.Sıralı sistem Lpg sistemi taktırılırken ilk önce takılacak olan markaya ve takılacak servise karar verilmelidir.

Takılan markanın kalitesi kadar montaj yapacak servisinde bu işe ehil ,teknik bilgi ve tecrübeye sahip olması alınacak verim açısından çok önemlidir. Marka kalitesi her ne kadar iyi olursa olsun montaj yapacak servis konuya hakim degilse sıralı lpg sisteminde problemler yaşanması kaçınılmazdır. Aynı şekilde aracınızın benzindeki durumunun da oldukça sıhhatli olması, gerekli bakım ve kontrollerinin yapılması gerekir. Servisimize sıralı otogaz montajı için gelen araçlara ilk yaptığımız benzin sistemini kontrolden geçirmek ve gerekli düzenleme ve uyarıları yapmaktır. Aracın kendi bünyesindeki bir sorun otogaz kullanırken dahada hissedilir olarak ortaya çıkacağından özellikle ateşleme sistemi ve motor aksamı kontrol edilerek montaja başlanmalıdır.

Sıralı otogaz sistemindeki en önemli konuda periyodik bakımlara dikkat etmektir. Her 10 bin km de bakım ve kontrol için montaj servisine gelerek servis bakımları yapılmalı. Bakım için servisimize gelen otogazlı araçların lpg filtreleri değiştirilmekte, ayarları kontrol edilmekte ve sızdırmazlık kontrolüne tabi tutulmaktadır. Bunun yanında araçların motor kısmının sulu yıkama yapılmaması gerekmektedir.

Kaynak: www.kutahyalpg.com/index.php?option=com_content&view=article&id=47:sral-sistem-lpg-nedir&catid=34:demo-category

Lpg Nedir

Lpg nedir?
Lpg, Liquified Petroleum Gas kelimelerinin baş harflerinden oluşan bir kısaltmadır. Lpg ülkemizde çok bilinen bir gaz türüdürlpg
Türkçe'de Sıvılaştırılmış Petrol Gazı adıyla bilinen Lpg bütan ve propan gazlarının karışımıdır.
Bir sızıntı halinde, gaz kaçağının hemen anlaşılması için rafineriler tarafından özellikle kokulandırımıştır. Ülkemizde kullanılan mix Lpg'nin bileşimi genelde %70 bütan, %30 propan'dır. Bir litre Lpg gazlaştığında, normal şartlarda yaklaşık 250 litre gaz hacmine ulaşır.
Lpg, normal şartlar altında gaz fazında bulunur. Fakat basınç altında ve sıvı halde saklanır. Taşıma ve depolama için sıvı hale getirilen Lpg, gaz fazında tüketilir.
Lpg'nin özellikleri nelerdir?
1- Renksizdir,
2- Kokusuzdur,
3- Havadan ağır ve yanıcıdır,
4- Doğal gaz gibi uçucu değildir.
Lpg'nin faydaları nelerdir?
1- Lpg, doğalgazın sağladığı bütün faydaları sağlayan ve herhangibir merkezi altyapı gerektirmeyen bir enerji türüdür.
2- Lpg, basit kimyasal yapısından dolayı diğer enerji kaynaklarına göre çevreci bir yakıttır.
3- Lpg, ambalajanabilen ve taşınabilir bir enerji türüdür.
4- Lpg ayrıca, diğer yakıt türlerine göre ısı değeri yüksek ve verimli bir yakıttır.
5- Lpg herhangi bir yaşam biriminin yaklaşık tüm enerji ihtiyacını kaşılayabilmektedir.
Lpg'nin kullanım alanları nerelerdir?
Isınma, Mutfakta yemek pişirme ve araçlarda yakıt olarak. Ülkemizde doğalgazın yaygınlaşması ile ısınma ve mutfaktaki tüketim düşerken araçlarda kullanımı giderek yaygınlaşmıştır. Araçlarda kullanılan ve otogaz olarak da adlandırılan lpg mutfakta kullanılan tüpgaza göre farklıdır.


Kaynak: http://lpg.nedir.com/